1. Prof. Dr. Aykut Aytaç ‘Mineraller canlı mı ki ölsün!’ diyerek bu efsanenin yalan olduğunu şöyle anlatıyor: ‘Öyle bir şey yok. Kaynatılan suyun tadı değiştiği için böyle düşünülmüş olabilir. Hatta özellikle yaz aylarında bulaşıcı hastalıklara karşı şüpheli suların kaynatılarak içilmesi gerekiyor. DiğDevamını oku

    Prof. Dr. Aykut Aytaç ‘Mineraller canlı mı ki ölsün!’ diyerek bu efsanenin yalan olduğunu şöyle anlatıyor: ‘Öyle bir şey yok. Kaynatılan suyun tadı değiştiği için böyle düşünülmüş olabilir. Hatta özellikle yaz aylarında bulaşıcı hastalıklara karşı şüpheli suların kaynatılarak içilmesi gerekiyor. Diğer satın alınan sular için bu geçerli değil.’

    Daha az gör
  2. pH, suyun asit ve baz durumunu gösteriyor. İzin verilen pH değeri 6.5 ile 8.5 arasında. Sudaki pH’ın değerlerin dışında olması durumunda insan sağlığını direkt etkiliyor ‘Eğer pH değeri izin verilen değerlerin dışındaysa suyun aşındırıcı etkisi artar, ağır metallerin çözülmesini de artırır. ÖrneğinDevamını oku

    pH, suyun asit ve baz durumunu gösteriyor. İzin verilen pH değeri 6.5 ile 8.5 arasında. Sudaki pH’ın değerlerin dışında olması durumunda insan sağlığını direkt etkiliyor ‘Eğer pH değeri izin verilen değerlerin dışındaysa suyun aşındırıcı etkisi artar, ağır metallerin çözülmesini de artırır. Örneğin bu su borulardan geçerken metallerin çözülmesini sağladığı için ağır metaller suya geçer.’

    Daha az gör
  3. 4 kişilik bir ailenin günlük bulaşığını elde yıkarsanız, ortalama 103 litre su harcarsınız. Oysa bulaşık makinesi aynı bulaşığı sadece 9 litre su ile yıkar. Bu da bir yılda ortalama 26 - 40 ton suyu kurtarmanız demektir.

    4 kişilik bir ailenin günlük bulaşığını elde yıkarsanız, ortalama 103 litre su harcarsınız. Oysa bulaşık makinesi aynı bulaşığı sadece 9 litre su ile yıkar. Bu da bir yılda ortalama 26 – 40 ton suyu kurtarmanız demektir.

    Daha az gör
  4. Su Arıtma Cihazının Düzenli Bakımı Neden Önemlidir? Temiz Su İçin Düzenli Bakım! Su arıtma cihazları artık yaygın olarak kullanılmaya başladı. Evlerimizden yumuşak içme suyunu musluk suyu fiyatına içmek tabii ki çok güzel. Peki arıtma cihazları gerçekten işlerini yapabiliyorlar mı ? Bu sorunun cevabDevamını oku

    Su Arıtma Cihazının Düzenli Bakımı Neden Önemlidir?

    Temiz Su İçin Düzenli Bakım!

    Su arıtma cihazları artık yaygın olarak kullanılmaya başladı. Evlerimizden yumuşak içme suyunu musluk suyu fiyatına içmek tabii ki çok güzel. Peki arıtma cihazları gerçekten işlerini yapabiliyorlar mı ? Bu sorunun cevabı genel olarak evet olsa da belli durumlarda hayır. Yazımızda sizlerle beraber bu konulara değineceğiz.

    İlk Olarak Arıtma Cihazları Ne İşe Yarar Buna Bakalım

    Arıtma cihazları suyunuzu daha berrak , daha kokusuz , daha renksiz ve sağlığa zararlı maddelerden arınmış hale getirir. Bunu çeşitli filtrelerden suyun ardarda geçmesiyle yapar. Her filtrede suyunuz daha temiz hale gelir. Bunların yanında arıtma cihazı ağır metalleri , bazı radyoaktif maddeleri ve tadı bozan fazlalık mineralleri suyunuzdan uzaklaştırır.

    Yeni alınmış bir arıtma cihazı -cihazın kalitesi de etkili elbette- suyun içerisindeki fazlalık maddeleri yüzde 95’e kadar giderebilir.

    Arsenik, kadmiyum, krom, kurşun ve civa gibi bazı metaller doğada çok az miktarlarda ve genelde toplu halde bulunurlar. Bunların bulunduğu alanlarda insan eliyle veya sel, deprem gibi doğa olaylarıyla bir hareketlenme olursa bu gazlar açığa çıkabilir. Böyle durumlarda açığa çıkan gazların bir kısmı nehir , göl vb. sulara karışır. Biz arıtma cihazlarımızla bunları arıtmazsak bunlar birçok sağlık sorununa yol açabilir.

    Diğer yazımızda da belirttiğimiz gibi ağır metallerin etkisi sıcaklığa da bağlı olarak değişir. Bu sebeple arıtılmış dahi olsa uygun sıcaklıktaki ( 4 ile 12 derece arasında ) suları içmeniz sağlığınız için daha doğru olacaktır.

    Neden Doğal Kaynak Suyu Değil de Arıtılmış Su İçmeliyiz?

    Doğal kaynak suları elbette oldukça faydalı mineraller içerir fakat bazı durumlarda bunların içine zehirli sıvılar dahil olmak üzere birçok madde karışabilir. Arıtma yapılmadan içildiği için de bu maddeler doğrudan vücudumuza etki eder.Musluk suyunda böyle bir durumu asla yaşayamazsınız çünkü devlet, göl vb. alanlardan aldığı suları kaynatma da dahil birçok işlemden geçirip filtre eder. Bir diğer sebep ise devletin musluk sularına eklediği bir çok madde sağlıklıdır ve bunları tat bozmayacak şekilde arıtıp içmek doğal kaynak suyuna göre daha iyidir.

    Hangi Durumda Arıtma İşlemi Yeterli Kalmaz? Arıtma Cihazına Düzenli Bakım Yaptırmazsak Ne Olur?
    Bazı yararlı maddelerin sınır değerlerinin üzerinde olması sağlığa olumsuz etkiler yapar. Çoğu zararlı ve radyoaktif madde konunun başında belirttiğimiz gibi art arda gelen filtreler aracılığıyla süzer. Fakat bu filtreler bir süre sonra tıkanır ve işlevini yapamaz hale gelir. Hatta eğer çok uzun süre bakım yapılmazsa suyunuzu kirletmeye başlar. Bu durumda arıtma cihazınız sağlık yerine hastalık saçmaya başlayabilir. Bu tarz durumların yaşanmaması için arıtma cihazı şirketinize danışıp düzenli bakımlar yaptırmanızı öneririz.

    İçilebilir Suyun Özellikleri

    Bunu 3 grupta inceleyebiliriz. İlk olarak fiziksel özellikler ( bulanıklık, renk, koku, sıcaklık, radyoaktivite ), ikinci olarak kimyasal özellikler ( sertlik derecesi , organik ve inorganik içerikler, pH ve zehirli bileşikler vb.) ve son olarak biyolojik özellikleridir (Bakteriler, virüsler, parazitler, mantarlar vb.). Peki biz tüm bu özellikler bakımından içilmesi en uygun suyu nasıl elde ederiz ? Öncelikle suyumuz devletin detaylı filtreli sistemiyle filtrelenmeli. Ardından arıtma cihazınızla kötü koku , kötü tat ve yabancı maddelerden arınmış bir hale gelmeli. Son olarak da uygun içme sıcaklığı için buzdolabında bekletmeliyiz.

    Daha az gör
  5. Klorür (Cl-) iyonu insan sağlığına zararlı değildir. Deniz suyundaki ortalama konsantrasyonu 19,000 mg/L kadardır. Konsantrasyonu 250 mg/L’yi aşarsa suya tuzlu bir tad verir. Ancak, 50 mg/L’den fazla olursa çelik ve aluminyum malzemeler üzerinde korrosif etkisi vardır. Ayrıca, yüksek konsantrasyonlaDevamını oku

    Klorür (Cl-) iyonu insan sağlığına zararlı değildir. Deniz suyundaki ortalama konsantrasyonu 19,000 mg/L kadardır. Konsantrasyonu 250 mg/L’yi aşarsa suya tuzlu bir tad verir. Ancak, 50 mg/L’den fazla olursa çelik ve aluminyum malzemeler üzerinde korrosif etkisi vardır. Ayrıca, yüksek konsantrasyonlarda mevcut olduğu zaman birçok bitki için zehirleyicidir.

    Daha az gör
  6. İzin verilen krom azami toplam krom konsantrasyonu 0.1 mg/L’dir.

    İzin verilen krom azami toplam krom konsantrasyonu 0.1 mg/L’dir.

    Daha az gör